TR

Terleme Tedavisi Hakkında

Terleme, vücut sıcaklığımızın sabit tutulmasını sağlayan fizyolojik fonksiyonlardan biridir. Vücudumuz sistematik işleyişinde en uygun sıcaklığı koruyabilmek için terleme fonksiyonunu kullanır. Ancak bazı kişilerde bu durum olması gerekenin üzerinde seyrederek günlük yaşantıda problemlere sebep olabilir. Peki hiperhidrozis ya da halk arasında bilinen şekliyle aşırı terleme nedir ve hangi sebeplerle görülmektedir?

Aşırı terleme (Hiperhidrozi) nedir?

Aşırı terleme (hiperhidroz) çevre koşulları ve vücudun ısı kontrolünden bağımsız olarak fazla miktarda terleme durumudur. Ter bezlerinin aşırı çalışmasına bağlı olarak deri yüzeyine salgılanan ter miktarının artması olarak tanımlanır. Aşırı terleme primer ve sekonder olmak üzere iki grupta sınıflandırılır. Primer yani bölgesel hiperhidrozis, sebep olan herhangi bir hastalık olmadan sağlıklı kişilerde de yaşanan bir durumdur. Sekonder hiperhidrozis ise hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan aşırı terlemedir. Bu hastalıklara örnek olarak diyabet (hipoglisemi), tiroid (hipertiroidi), obezite, alkolizm, menopoz, solunum ve kalp yetmezliği sayılabilir. Bölgesel aşırı terleme, diğer terleme rahatsızlıklarına oranla daha sık ortaya çıkar. Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte sinir sisteminin uygunsuz çalışması, temel nedeni olarak görülmektedir.

Aşırı terleme belirtileri nelerdir?

Aşırı terleme belirtileri hastalığın primer ve sekonder tipine göre farklılık gösterebilmektedir. Sekonder aşırı terlemede (Hiperhidrozis) yani altta yatan başka bir hastalıktan kaynaklanan aşırı terlemenin en önemli belirtisi vücudun genelinin terlemesidir. Primer Hiperhidrozis (bölgesel aşırı terleme) belirtileri ise farklı şekillerde ortaya çıkabilmektedir. Genellikle vücut kuruyken eller ve koltuk altı gibi belirli bölgelerin terlemesi rahatsızlığın en önemli belirtisi olarak bilinmektedir. Bazen yüz ve ayakların terlemesi de bu duruma eşlik edebilir. Primer Hiperhidrozis'te sadece el veya koltuk altı gibi tek bir bölge terleyebileceği gibi bazen el ve ayaklar, el ve koltuk altı gibi farklı kombinasyonlar da yaşanabilir. Örneğin uyku esnasında terleme olmamasına rağmen hastaya primer hiperhidrozis teşhisi koyulabilir. Sekonder aşırı terlemede ise genellikle gece terlemeleri daha fazla olabilmektedir.

Yaşanan terleme sebebiyle günlük aktivitelerin etkilenmesi ve şikayetlerin en az haftada bir kez ortaya çıkması da aşırı terleme belirtisi olarak kabul edilmektedir. Hasta şikayetleri yaş grubuna göre farklılık gösterebilmektedir. Aşırı terleme problemi hem kadın hem de erkeklerde eşit oranda görülür. Başlangıç yaşı ortalama 25 yaş civarıdır. Ancak el ayak bölgelerindeki terleme problemi diğer bölgelere oranla daha erken başlayabilir. Çocukluk çağı hastalarda daha çok bilgisayar klavyesini kullanamamak, yazı yazarken kağıdın ıslanması veya piyano gibi enstrümanları çalarken elin kayması gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Erişkin yaşlardaki hastaların şikayetleri ise el sıkışmaktan kaçınmak gibi daha çok sosyal ilişkilerde problem olarak ortaya çıkmaktadır. Bu hasta grubunda ellerini kurulandıktan saniyeler sonra tekrar terleme yaşanabilmektedir. İleri seviye aşırı terlemelerde genellikle avuç içlerinde yağmur taneciği gibi terleme taneciklerini görülebilir. El bileklerinden itibaren renk değişikliği, pul pul dökülmeler aşırı terlemenin (hiperhidrozis) nadir gözüken belirtileri arasındadır. Primer hiperhidrozon tanısının konulabilmesi için hastada en az 6 ay süren bölgesel aşırı terleme problemi olması gerekir.

Aşırı terleme belirtileri:

  • Haftada en az bir terleme atağının olması
  • Terlemenin simetrik olması (genellikle çift taraflı ve aynı oranda olması)
  • Terlemenin hayat kalitesini bozacak düzeyde olması
  • 25 yaşından önce ortaya çıkmış olması
  • Aile hikayesinin olması
  • Uykuda terleme olmaması

Aşırı terleme, kişileri çok rahatsız ettiği için psikososyal sorunlara neden olabilir. Ayrıca aşırı terleyen bölgelerde mantar enfeksiyonları sık görülmektedir.

Aşırı Terleme Tedavisi

Aşırı terleme tedavisinde en güvenilir yol, Botoks enjeksiyonları uygulanarak deri yüzeyine salgılanan ter miktarının artması durumunun ortadan kaldırılmasıdır. Botulinum toksini, sinir uçlarından ter bezlerini uyaran maddenin salınmasını engeller ve böylece terlemeyi durdurur. Aşırı terleme tedavisinde Botoks uygulaması 20 yıldan uzun zamandır kullanılmakta ve güvenle uygulanmaktadır.

Botoks (Botulinum Toksin Enjeksiyonu) nedir?

Botulinum toksin toprakta ve suda bulunan Clostridium botulinum adlı bakteriden elde edilen bir ilaçtır. Botulinum toksini sinir uçlarında iletimi sağlayan maddelerin salınımını engelleyip, sinirler ile sinirlerin ulaştığı organlar arasındaki iletimi durdurarak etkisini gösterir. Aşırı terleme tedavisinde 1994 yılından beri uygulanmaktadır.

Nasıl uygulanır?

Terleme tedavisinin amacı, kişilerin en fazla şikayetçi olduğu, koltuk altı, avuç içi ve ayak tabanı gibi bölgelerde terlemeyi durdurmaktır. Aşırı terleme probleminden şikayetçi olan hastanın muayene olmasının ardından dermatoloji uzmanı uygun gördüğü takdirde uygulama yapılabilir. Oldukça pratik ve risksiz olan bu yönteme başlamadan önce, tedavinin uygulanacağı bölge anestezik krem ile uyuşturulur; hasta uygulama sırasında herhangi bir acı veya ağrı hissetmez. Belirlenen dozda, bölgeye farklı noktalardan enjeksiyon yapılır. İşlem ortalama 20-30 dakika sürer ve hasta tedavi sonrasında gündelik hayatına rahatlıkla geri dönebilir.

Kimlere uygulanır?

Tedavi; hamileler, emziren anneler ve bazı özel kas-sinir hastalığı olan kişiler haricinde herkese uygulanabilir.

Hangi bölgelere uygulanabilir?

Ter bezlerinin aşırı derecede çalıştığı bölgeler; özellikle koltuk altları, ayak tabanları ve avuç içleridir. Bu bölgelere uygulanan Botoks enjeksiyonunun herhangi bir yan etkisi yoktur ve kişiler günlük hayatlarına hemen dönebilirler.

Etkisi ne zaman ortaya çıkar?

Enjeksiyon, etkisini anında gözlemleyemediğimiz bir uygulamadır. Bu nedenle uygulamanın sonuçlarını görmek için 2-10 gün beklemek gerekebilir. Tedaviden 3 gün sonra terlemede azalma görülmeye başlanmaktadır. Yaklaşık olarak 5. ve 7. günlerde etki en yüksek düzeye ulaşmaktadır. Bu sürecin ardından uygulama yapılan bölgedeki terleme duracaktır.

Etkisi ne kadar sürer?

Aşırı terlemeye karşı yapılan Botoks uygulamalarında genellikle bir seans yeterli olur. Etki süresi kişinin vücut sistemine ve uygulanan doza göre değişkenlik gösterir. Etkisi ortalama 6-8 aya kadar devam eder. Etki ortadan kalktığında, uygulama tekrarlanabilir.

Ağrılı bir uygulama mıdır?

Koltuk altı uygulamalarında şiddetli olmayan bir ağrı hissedilir. Uygulamadan önce o bölgeye anestetik etkisi olan bir krem sürülerek ağrı hissi azaltılmaktadır. Avuç içi ve ayak tabanına yapılan enjeksiyonlar ise daha ağrılı olmaktadır. Bu nedenle anestetik etkisi olan krem uygulamasının yetersiz kaldığı durumlarda uygulanacak bölgeler iğne ile uyuşturularak ağrı ortadan kaldırılmaktadır.

Yan etkileri var mıdır?

Terleme tedavisinin yan etkisi bulunmamaktadır.

Sonuçlar ne kadar kalıcıdır?

Terleme tedavisinde kullanılan madde en az 6 ay boyunca terlemeyi önleyecektir. Kalıcılığı kişiden kişiye değişiklik göstererek 1 yıl da sürebilmektedir. Etkisi geçmeye başlayan madde yenilenebilir ve zamanla yenileme sıklığı azaltılabilir.

Terleme Tedavisinin Avantajları

• Sadece 15 dakikada aşırı terleme sorunu çözülür.
• Özellikle yaz aylarında artan aşırı terleme sorununu Botoksla çözüm bulabilir ve rahat bir yaz mevsimi geçirebilirsiniz.
• Botoks uygulamasının ardından uygulamanın yapıldığı bölgelerde kesinlikle terleme problemi yaşanmaz.
• Terlemeyle birlikte oluşan koku problemi ve görsel rahatsızlık çözümlenir.
• Kişilerin sosyal hayat kısıtlamaları ortadan kalkar ve hareket özgürlüğü kazanırlar.
• Herhangi bir yan etkisi yoktur.

Bizimle İletişime Geçin

İletişime Geç